The Crown ve Kraliçe’yi anlatan diğer beş yapım
Ian Youngs, BBC News

Kaynak, NETFLIX
Kraliçe 2. Elizabeth, kitlesel kontakt araçlarının olduğu bir çağda tahta çıktı. 1953 yılındaki taç giyme töreni, ilk ulusal tv vakasıydı. Peşinden da kamuoyu karşısında neredeyse attığı her adım kayıt altına alındı.
Kamusal alanların haricinde hususi anlarında ise, oldukça sayıda aktrist, aldıkları rollerle kapalı kapılar ardında yaşananları canlandırmaya çalıştı.
Kraliçe’yi mevzu edinen bazı belgeseller ve onun resmedildiği bazı mühim kurgusal yapımları derledik.

The Crown (Netflix dizisi, 2016-Devam ediyor)
Netflix’in mühim yapımlarından The Crown olmaksızın, ekranlardaki Kraliçe’den anlatmak herhalde mümkün olmaz.
Şu ana kadar piyasaya çıkan dört sezonunda Kraliçe’yi Claire Foy ve Olivia Colman canlandırdı. Kasım ayında başlaması 1990’lı yılları mevzu edinmesi beklenen yeni sezonda ise başrolde Imelda Staunton yer alacak.
Tarihsel doğruluğu büyük seviyede eleştirilse de, hem Kraliyet Ailesi hem de hükümdar ile başbakanlar arasındaki ilişkiyi vurgulayan yapım, kaliteli bir takım havası hissettiriyor.

A Tribute To Her Majesty The Queen (BBC belgeseli, 2022)
Evlatlarının Kraliçe ile ilgili acıklı hatıralarını anlattığı bu 90 dakikalık belgesel, yapımı öteki birçok gerçeklere dayalı anlatı filminden ayırıyor.
Kraliyet Ailesi arasındaki diyalogları bizlere aktaran belgesel, Kraliçe’nin ilkin anne, ardındansa bir hükümdar bulunduğunu gösteriyor.
Filmin çekilmiş olduğu dönemdeki ünvanıyla Prens Charles, üç yaşlarındayken annesiyle yaşamış olduğu bir anıyı şu sözlerle konu alıyor:
“Asla unutmam; biz daha hemen hemen minik yaşlardaydık. Biz banyo yaparken, o da gelmiş ve taç giyme töreni öncesinde taç giyme alıştırması yapıyordu. Tüm bu mükemmel anları asla unutmayacağım.”
Başka bir yerde, anlatıcı Kirsty Young, Kraliçe’nin saltanatının hem hususi hem de kamusal yönlerinin öyküsünü sıcak, otoriter üslubuyla konu alıyor.
Yapımın sunucusu Kirsty Young, Kraliçe’nin hususi ve kamusal hayatındaki gerek sıcaklığı ve samimiyeti gerekse de saygı uyandıran üslubunu seyircisine aktarıyor.

The Queen’s Coronation in Colour (ITV/Netflix belgeseli, 2018)

Kaynak, Getty Images
Kraliçe’nin hükümdarlık görevinin başlangıcı, bambaşka zamanı bir döneme aitmiş benzer biçimde görünebilir. Sadece taç giyme töreninin renkli versiyonu ve samimi sahne arkası görüntüleri, olayın bugüne aktarılmasında mühim bir rol oynuyor.
Belgeselde, merasim esnasında fenalaşan ve bayılmasını engellemiş olan bir görevli de dahil, törene katılmış insanlarla meydana getirilen röportajlar yer ediniyor. Mesela, Canterbury Başpiskoposu’nun hemen sonra o kişiyi bir yudum brendi ile iyi mi ayılttığına tanık oluyoruz.
Alexander Armstrong tarafınca sunulan yapım, taç giyme töreninin yapıldığı gün Birleşik Krallık’ta gerçekleşen neşeli ve bazen alışılmadık sokak partilerinin mükemmel görüntülerini de içeriyor.

Elizabeth R – A Year in the Life of the Queen (BBC belgeseli, 1992)

Kaynak, Getty Images
Bu belgeselin yapımcılarına 1990 ve 1991 yıllarında Kraliçe’yi bir yıl süresince izlemeleri için izin verildi.
Kraliçe, kendisine ilişik çeşit konutlarda, turlarında ya da toplantılarında filme çekildi. Kraliçe’yi Nelson Mandela ile şakalışırken görmek de mümkün bu belgeselde.
Ek olarak, Kraliçe’nin devamlı duymaya alışık olduğumuzdan oldukça daha azca resmi bir ses tonuyla yapmış olduğu seslendirmeyi duymak da mümkün.
Ve kim bilir Kraliçe’nin kameralar karşısında en öfkeye kapıldığı an da gene bu yapımda. Kraliçe’nin o anlarını, Anne Kraliçe ile beraber Epsom Derbisi olarak da malum at yarışlarını izlerken görebiliyorsunuz.
Öte taraftan, bu TV belgeselinde oldukça fazla kraliyet skandalı yok. Drama istiyorsanız, The Crown’u seyretmek daha iyi bir seçenek. Yapım, Kraliçe’nin ‘Annus horribilis’ kısaca korkulu yıl olarak adlandırdığı 1992 yılından ilkin çekildi.
O yıl içinde Kraliçe’nin kızı Prenses Anne boşanmış, oğulları York dükü Prens Andrew ile Galler Prensi Charles da eşlerinden ayrılmışlardı.

Elizabeth: A Portrait In Parts (Amazon Prime Video belgeseli, 2022)
Saygılı tutumunu korurken, öteki pek oldukça kraliyet belgeseline bakılırsa oldukça daha riayetsiz ve keskin olan bu 90 dakikalık film, Kraliçe’nin arşivini ve onu çevreleyen kültürü bir araya getiriyor,
Notting Hill ve The Duke filmlerinin yönetmeni Roger Michell’in ölmeden bir yıl ilkin yapmış olduğu belgesel, Kraliçe’nin tahttaki 70’nci yılı kutlamaları için yayımlandı.
Michel’in kronolojik bir ifade yerine, muzip görüntülele, katı olmayan anlatımlı bölümleri bir araya getirirek oluşturduğu seçimi, hükümdarlığı saran şatafat ve resmiyet görüntüsünün bir kısmının dağılmasına destek oluyor.

The Queen (Netflix filmi, 2006)

Kaynak, Getty Images
Helen Mirren’a 2006 senesinde en iyi hanım oyuncu branşında Oscar kazandıran film, Kraliçe’nin 1997 senesinde Prenses Diana’nın ölümü sonrasında, yaşananlar karşısında mesafeli ve halkın ruh haline yanıt vermekte yavaş kalmış olduğu yönünde algılandığı sıkıntılı zamanlarından birini işliyor.
Mirren, bu senenin başlarında yapmış olduğu bir açıklamada çekimlerden ilkin Kraliçe 2. Elizabeth’e mektup yazdığını deklare etti:
“Hayatınızın oldukça zor bir periyodunu araştırıyoruz. Ümit ederim sizin için oldukça fena değildir.”
Kadın oyuncu, Radio Times’a şunları söylemiş oldu:
“Iyi mi ifade ettiğimi tam olarak hatırlayamıyorum. Bir tek araştırmamda kendimi ona artan bir saygıyla bulduğumu söyledim.”
Mirren, daha ilkin Kraliçe’nin filmi seyredip izlemediğini bilmediğini, sadece “İzlendiğini ve beğenildiğini hissettim” demişti.
Kraliyet Ailesi’ne yönelik tam bir olumlama içermeyen film hakkında oyuncunun bu hisse iyi mi kapıldığı belli değil. Bununla ilgili olarak da Mirren, “Bunu direkt asla duymadım ve asla duymayacağım””
Yoruma kapalı.