Arap Birliği artık Hizbullah'ı “terör örgütü” olarak adlandırmayacak

Arap Birliği, Lübnan merkezli Hizbullah'a karşı yeni bir karar aldı.

REKLAM

Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Husam Zaki, Cumartesi günü Lübnan'a yaptığı ziyaretin ardından Mısır'ın Kahire'deki ulusal televizyon kanalına konuştu ve artık “Hizbullah'ı terör örgütü olarak adlandırmayacaklarını” söyledi.

Arap Birliği'nin Hizbullah'ı terör örgütü olarak tanıması nedeniyle “iletişim kopukluğu” yaşandığına değinen Zeki, kararla bu “eksikliğin giderileceğini” vurguladı.

Arap Birliği, Hizbullah'ı ilk kez 2016 yılında terör örgütleri listesine dahil etmişti. O dönemde Lübnan ve Irak'tan gelen çekince ve çağrılarla alınan kararda, Hizbullah'a “ülkelerin içişlerine müdahale etmekten kaçınması, yardımları sona erdirmesi” çağrısı yapılıyordu. Bölgedeki terörist gruplara karşı önlem almak ve radikalizmi ve mezhepçiliği teşvik etmekten vazgeçmek.”

Mısır'da yayınlanan El-Ekber gazetesi, Hüsam Zeki'nin Lübnan'da Hizbullah kontrolündeki “Direnişe Sadakat” bloğundan milletvekili Muhammed Raad ile tanıştığını ve bu görüşmenin 10 yıl aradan sonra ilk temas olduğunu yazdı. .

Gündemde İsrail'in Gazze'yi işgali ve güney Lübnan'daki Hizbullah-İsrail gerilimi yer alıyordu.

Türkçe'de “Allah'ın partisi” anlamına gelen Hizbullah, 1982 yılında “İsrail'i güney Lübnan'dan kovmak” ve “İsrail'i yok etmek” amacıyla kuruldu.

Grubun itici gücü, Lübnan'daki Şii Müslüman topluluğunun askeri partisi olan Emel Hareketi'ydi.

İslam'ın Şii mezhebine bağlı Müslümanların da katılımıyla Ayetullah Humeyni'nin İran'da gerçekleştirdiği İslam devriminin benzerini Ortadoğu'da yaymak için taraftar toplamaya çalıştılar.

1982 öncesinde Emel Hareketi'nin himayesinde bulunan Hizbullah, 1990 yılına kadar kendi kimliğiyle Lübnan iç savaşında önemli bir taraf haline gelmiş ve ABD'yi (ABD) ülkeden çekilmeye zorlamak için bir dizi saldırı gerçekleştirmiştir.

1983 yılında Amerikan büyükelçiliğine düzenlenen saldırıda 63 kişi ölmüştü. Aynı yıl ülkedeki Amerikan kışlaları birden fazla kez hedef alınmış ve 241 askerin hayatını kaybettiği tespit edilmişti. 1990'da ABD, 2005'te de Suriye, Lübnan'dan çekilme kararını açıkladı.

2006 yılında Lübnan ile İsrail arasında yaşanan savaş birçok Arap ülkesi tarafından Hizbullah için bir dönüm noktası olarak görülüyordu. Aynı yıl varılan ateşkesin ardından her iki taraf da zafer ilan etse de savaş, Arap ülkeleri arasında “Hizbullah'ın kesin zaferi” olarak görülüyordu.

Hizbullah, 2011'de başlayan Suriye iç savaşında İran ve Rusya'nın yanı sıra Şam yönetimine dahil oldu. İsrail'in Gazze'de dokuz ay süren işgali sırasında da Hamas'ın yanında yer aldı.

İsrail ile Gazze Şeridi'ni yöneten Hamas arasında çatışmalar 7 Ekim'de yeniden alevlendi.

İsrail sınırını geçerek baskın düzenleyen Hamas militanları, 7 Ekim'de gerçekleştirdiği saldırıda çoğu sivil olmak üzere 1.200'e yakın kişiyi öldürmüş, 250'ye yakın kişiyi de rehin almıştı. Rehinelerin yaklaşık yarısı Kasım ayında, bir haftalık ateşkes sırasında İsrail'in elinde bulunan Filistinli mahkumlarla değiştirilerek serbest bırakıldı.

İsrail, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun (BMGK) derhal ateşkes ilan etme kararına rağmen, 7 Ekim Hamas saldırısının ardından Gazze'de sivillere saldırmaya ve katliam yapmaya devam etmesi nedeniyle uluslararası kınamayla karşı karşıya kaldı.

Gazze sağlık yetkililerine göre, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye yönelik saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 37.100'den fazla Filistinli öldürüldü ve yaklaşık 84.700 kişi de yaralandı.

Yıkılan Gazze'nin pek çok yerinde gıdaya, temiz suya ve ilaca ulaşmak hâlâ çok zor.

Güney Afrika'nın açtığı davada İsrail, Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırımla suçlanıyor.

REKLAM

Mahkeme, Başbakan Binyamin Netanyahu yönetiminin, 6 Mayıs işgali öncesinde bir milyondan fazla Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentindeki faaliyetlerini derhal durdurması gerektiğine hükmetti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir